Tazminat yakacak o ifade! Haklı olsa da…

Türkiye’de Kıdem Tazminatı: Haklı İstifa Nasıl Yapılmalıdır?

Türkiye’de milyonlarca çalışanı ilgilendiren kıdem tazminatı hakkı ile ilgili, gözden kaçan önemli detaylar yılların emeğini tehlikeye atabiliyor.

Uzun yıllar çalışan fakat haklı nedenlerle istifa eden bireyler, işten ayrıldıktan sonra kıdem tazminatı alarak birikim yapabiliyorlar. Ancak kıdem tazminatı alma sürecinde işverenin bazen zorluk çıkardığı ya da kolaylık sağlamadığı durumlarla karşılaşılabiliyor.

Bir çalışanın, kendi isteğiyle işten ayrıldığında kıdem tazminatı alabilmesi için haklı bir sebep sunması gerekmektedir.

Ancak birçok çalışan, haklı sebepleri olmasına rağmen istifa bildirgesinde “kişisel sebeplerle”, “gördüğüm lüzum üzerine” gibi ifadeler kullanarak kıdem tazminatı hakkını kaybedebiliyorlar.

Çoğu çalışan ise istifa sürecindeki detayları bilmiyor. Habertürk yazarı Ahmet Kıvanç, işten ayrılırken dikkat edilmesi gerekenleri sıralayarak, işçinin haklı fesih yapabileceği halleri açıkladı.

Kıvanç’ın belirttiğine göre, haklı fesih sebepleri şunlardır:

  • İşçinin sağlığı veya yaşamı için tehlike oluşturan iş nedeniyle
  • İşçinin yakın çevresindeki bir kişi ciddi bir hastalığa yakalanırsa
  • İşverenin iş sözleşmesinde yanıltıcı bilgiler vermesi durumunda
  • İşte cinsel taciz veya aşağılayıcı davranışlar meydana gelirse
  • Ücret zamanında ve eksiksiz ödenmezse
  • İşyerindeki zorlayıcı durumlar nedeniyle çalışmaya devam edilemezse

“Haklıyken Haksız Duruma Düşmeyin”

Yukarıda belirtilen durumlarda çalışan, ihbar süresini beklemeksizin derhal iş sözleşmesini sonlandırabilir. İşveren ise bu durumlarda istifa eden işçiye kıdem tazminatı ödemekle yükümlüdür.

Genellikle işçinin haklı fesih nedeni ücretin zamanında ve eksiksiz ödenmemesi olarak karşımıza çıkmaktadır. İkinci sırada ise mesai ücretinin veya bayram tatilinin ödenmemesi bulunmaktadır. Ücretini tam olarak alamayan veya zamanında alamayan işveren, uygunsuzluklarına katlanmak durumundadır ancak bu durumu düzeltmek için işçinin adım atması gerekmektedir.

İşçi, bu durumlarla karşılaştığında istifa edebilir, işveren ise kıdem tazminatını ödemek zorundadır; işveren bu yükümlülüğü yerine getirmezse çalışan yasal yollara başvurabilir ve genellikle davayı kazanmaktadır.

Ancak bazen işçiler, küçük hatalar nedeniyle hak ettiklerini alamayabilmektedir. Bu durumda hukuki destek oldukça önemlidir.

Ücreti alamayan ve haklı bir nedeni olan işçi, istifa dilekçesinde “Kişisel sebeplerle işten ayrılıyorum”, “Gördüğüm lüzum üzerine işi bırakıyorum” gibi ifadeler kullanarak kıdem tazminatından mahrum kalabilmektedir.

Kıvanç, bu ifadelerin sonuçlarına dikkat çekerek, “İşçi istifa dilekçesinde bu tür ifadelere yer verdiğinde hem kıdem tazminatı hakkını yitirir hem de işverene ihbar tazminatı ödemek zorunda kalabilir” uyarısında bulunmaktadır.

İşçinin dikkat etmesi gereken bir diğer husus ise feshi öğrendiği tarihten itibaren 6 iş günü içerisinde fesih hakkını kullanması gerektiği hususudur.

İşçi, bildirilen haksızlık nedeniyle derhal işten ayrılmalıdır. Ücretin zamanında ödenmemesi durumunda geçerli olacak 6 günlük hak düşürücü süre yoktur. Altı gün içinde fesih hakkını kullanan işçi, ihbar süresine uymadığı gerekçesiyle ihbar tazminatı ödemez.

Kıdem Tazminatı Ne Zaman Alınabilir?

Kıdem tazminatı genellikle emeklilik ve askerlik durumu gibi özel koşullar gerçekleştiğinde veya kadın işçinin evlendikten sonra bir yıl içinde işten çıktığında alınabilir.

Haklı bir nedenle istifa durumunda da kıdem tazminatı hakkı doğar. Bunun yanı sıra, belirli emeklilik koşullarını yerine getiren kişi de kıdem tazminatı alma hakkına sahiptir.

Related Posts

Seküler aklın din talebi ve Diyanet’in hutbeleri

Yaşadığı çağın izlerini üzerinde taşıyan bir varlık insan. İçinde bulunduğumuz zaman ve mekânın şartları, her açıdan üzerimizde etki bırakıyor. Az ya da çok, ama mutlaka etkiliyor insanı. Yirmi birinci yüzyılda yaşıyoruz. İnsanlık, zamanın bu dilimine gelinceye kadar çeşitli açılardan pek çok evreler geçirdi. Konumuz gereği insanlığın din ve inanç açısından yaşadığı gelişim ya da değişim evrelerine baktığımızda “zamanın ruhu” denilen şeyle karşılaşıyoruz. Mesela Ortaçağ’da dünyanın hangi coğrafyasına

Susanlar katliama ortaktır: İslam İşbirliği Teşkilatı’nın harekete geçmesi için Gazze’de daha kaç çocuk ölmeli?

Ana gayesi “Filistin mücadelesini desteklemek” olan 57 üyeli İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gazze’yi unuttu. İsrail’in Filistinlilere karşı yürüttüğü soykırım devam ederken Siyonizme ve onun destekçilerinin yürüttüğü katliamlara karşı cılız kalan İİT’nin bu tavrı büyük tepki çekiyor. Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken, on binlerce sivil katledilirken İslam coğrafyasına ve cılız kalan İİT’ye İsrail’e karşı çeşitli yaptırımları devreye alması konusunda çağrıda bulunuldu.

Binlerce kişi işsiz kalacak! Teknoloji devi küçülüyor

Dünyanın önde gelen elektronik üreticisi Panasonic Holdings istihdam stratejisinde değişikliğe gidiyor. Osaka merkezli şirket istihdam küçülmesine gideceğini belirten bir açıklama yaptı. Şirket açıklamasında yurt içinde 5 bin, denizaşırı yerlerde de …

Bitcoin yaklaşık 3 ayın zirvesinde

Bitcoin yaklaşık 3 ayın zirvesinde

Sürücüsüz yerli otomobilin tarihi belli oldu

SANAYİ ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, ‘İklim ve Ekonomi Sürdürülebilir Mobilite Araç ve Teknolojileri Zirvesi’ açılışında konuştu. Yerli otomobil üretimindeki yeni hedefleri açıklayan Bakan Kacır, “3 yerli otonom aracın ülkemizde …

Meclis’ten geçti: Acillik değilseniz aramayın, binlerce lira ödeyebilirsiniz!

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), acil çağrı hizmetlerinin daha etkin kullanılmasını sağlamak amacıyla 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan asılsız ihbarlara verilen cezaları artıran yasa teklifini kabul etti. Yeni düzenlemeyle birlikte, 112’yi …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir